2021 birleşmiş milletler iklim değişikliği konferansı ne demek?

2021 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı yaygın olarak kullanılan adıyla COP26, İskoçya'nın Glasgow şehrinde 31 Ekim - 12 Kasım 2021 tarihleri arasında küresel ısınma ve sera gazı salınım oranlarını azaltma amacıyla 197 ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen organizasyondur.123 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında düzenlenen on beşinci, Paris Anlaşması'nın yürürlüğe girmesinin ardından düzenlenen üçüncü konferans oldu. Bu nedenle COP26 ve CMA3 olarak da isimlendirilmektedir.

Eleştiriler

Konferansa dair sonuçlara yönelik diğer eleştirilerle birlikte, sadece taahhütlere değil, aynı zamanda sorunları hafifletme ve uyum için açık talimatlara ve ilgili tarafların taahhütlerinden sorumlu tutulmaları için uygulamaya konan sağlam mekanizmaların da eksikliği yer almaktadır.4 Finans şirketlerinin fosil yakıtlara özel yatırım yapmasının engellenmediği,56 finansman taahhütlerinin – miktar veya miktardan ziyade – niteliğine odaklanma ve şeffaflık eksikliği olduğu7 ortaya çıktı. Ayrıca 2030 yılına kadar ormansızlaşmanın sona erdirilmesi için artık çok geç,8 ülkelerin hedeflerine nasıl ulaşacaklarına dair kapsamlı politika planları yayınlamaları gerektiği9 ve "özdenetim" yaklaşımı ile ilgili kuruluşların oluşturduğu içeriğin, hiçbir ceza mekanizması kurulmadan konferansta verilen taahhütlerin taahhütlerin yaptırım gücünün olmadığı gün yüzüne çıktı.10 Eleştirenlere göre, bu tür sorunlar konferansı boş vaatlerden oluşan bir göz boyamaya ("greenwashing") dönüştürebilir.1112

Sonuçlar

9 Kasım'da Climate Action Tracker, küresel insan uygarlığının mevcut politikalarla yüzyılın sonuna kadar 2,7 °C'lik bir sıcaklık artışı yolunda olduğunu bildirdi. 2030 taahhütleri yerine getirilirse sıcaklık 2,4 °C, uzun vadeli hedefler de uygulanırsa 2,1 °C ve ayrıca tartışılan tüm hedefler tam olarak uygulanırsa 1,8 °C artacak. Bu nedenle 2030 için mevcut hedefler "tamamen yetersiz" olmaya devam ediyor. Kömür ve doğal gaz tüketimi, taahhütler ve politikalar arasındaki uçurumun ana nedeni. Taahhüt edilen net sıfır emisyon azaltımının %85'ini oluşturan, 40 ülkenin taahhütlerini değerlendirildi ve yalnızca küresel sera gazı emisyonlarının %6'sından sorumlu olan yönetimlerin (AB, Birleşik Krallık, Şili ve Kosta Rika) bir dizi hedef taahhüt ettiğini buldular. Bu yönetimler kapsam ve bu hedeflerin gerçekleştirilebileceği adımları ve yolları açıklayan yayınlanmış ayrıntılı bir resmi politik plana sahip oldukları için bu hedefleri "kabul edilebilir" olarak değerlendirdiklerinden taahhüt ettiler.13141516

10 Kasım'da, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin'in metan kullanımında azaltmaya, kömür kullanımında aşamalı olarak bırakmaya ve ormanların daha fazla korunmasına yönelik tedbirler üzerinde işbirliği yaparak karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik bir çerçeve üzerinde anlaştıkları bildirildi.17

11 Kasım'da, Çin ve Hindistan'ın da aralarında bulunduğu 22 ülkeden oluşan bir grup olan "Benzer Düşünceli Gelişmekte Olan Ülkeler" [Like-Minded Developing Countries] (LMDC), - görünüşe göre gelişmekte olan ülkelerin gelişmiş ülkelerle aynı sınırlandırmalara tabi tutulmaması gerektiğini savundukları için - azaltma taahhüdünün taslak metinden tamamen çıkarılmasını istedi.18 Talep, en çok gelişmekte olan ülkelerdeki insanlara zarar vereceği için mantıksız ve kendi kendini baltalayıcı olarak eleştirildi.19 ve Daily Beast'teki bir makale, talebi Çin'in taslak taahhüdü sabote etme girişimi olduğunu ileri sürdü.20 Çin, 2019'da dünyanın mevcut GHG emisyonlarının yaklaşık %27'sinden sorumludur.212223

Kaynakça

Dış bağlantılar

Orijinal kaynak: 2021 birleşmiş milletler iklim değişikliği konferansı. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

Kategoriler